Translate (türkçeye çevir)

Bu Blogda Ara

5 Haziran 2018 Salı

Annelik sanatı


İlk olarak pedagog adem güneşin annelik sanatı kitabından bir kaç cümleyle başlamak istiyorum

Annelik Sanatı

ünlü pedagog diyorki
Günümüzde anne olmak da zor, günümüz annelerinin elinde çocuk olmak da…
Aslında annelerin çocuklarından bekledikleri şeyler çok değil… Saygılı, dürüst, iyi eğitimli, büyüğünü sayan, küçüğünü koruyan çocuklar hayal eder anneler…
Ya çocuklar?
Çocuklar da farklı bir şey istemezler aslında… İyi bir eğitim almak, sevilmek ve değer görmektir istedikleri…
Peki, nerede yanlış yapılıyor ki bu kadar iyi niyetli insanlardan, saygısız, eğitimsiz, dengesiz, saldırgan ve anne babayı canından bezdirici çocuklar yetişiyor? Bu süreçte aile içinde neler yanlış gidiyor ve bu yanlışlar içinde annenin payı ne kadar?
Acaba anneliğin ince bir sanatı var da günümüz anneleri onu mu ihmal ediyor?
İşte bu kitapta anneliğin aslında çok kolay olduğu; hep ihmal edilen ince ve önemli ayrıntılar bulunduğu gözler önüne seriliyor. Sorunlara çözüm önerileri getiriliyor.
Üstelik bu kitap, sadece annelere değil, annelere “eş”lik eden babalara da çok şeyler söylüyor.
öğrenen bir anne olarak bende bu kitaptan neler öğrenebilirim ve öğrendiklerimi nasıl aktarabilirim düşüncesiyle  kitaptan ara sıra alıntılar yapacağım  umarım sizde beğenirsiniz
sadece önsözü bile bu kitabı okumam  anlamam ve öğrenen annelere  ve anne adaylarına aktarmam gerektiğine beni ikna etti buyrun birlikte okuyalım ve öğrenelim işte o önsöz
ÖNSÖZ
Annelik, hiçbir şeye benzemez; ne baba ne amca ne de teyze olmaya… Yorucu, yıpratıcı ve kendini yaşamaktan vazgeçirici bir tercihtir anneliktir…
Bir bahçıvan sabrıyla gül dikmek ve dikilen o gülün başında yılmadan, yorulmadan beklemektir “annelik sanatı”… Onu yağmurdan korumak… Doludan sakınmak… İlkbaharda budamak… Yaz sıcağında sulamak… Kışın “Solacak mı acaba?” diye endişe etmektir…
Böylesi hassas bir işin başındaki anne ne kadar rahat ve huzur içindeyse o anneden yetişen güller de o denli güzel ve huzur verici olacaktır. Eğer anne, rahat ve huzurlu bir ortamda değilse, bir çocuk gibi tersleniyor ve azarlanıyorsa, eşiyle bir türlü bitmeyen sorunlar içinde, boğulacak gibi oluyorsa, bir yandan kayınvalide bir yandan görümceler bir yandan da tam olarak güven duyamadığı dost ve akrabalar arasında varlık mücadelesi veriyorsa, ötesinde “Acaba bir teselli olur mu?” diye beklediği eşini de yanında hissedemiyorsa tabii ki onun elinde yetişen güllerin rengi solgun, çiçeklerin boynu bükük olacaktır; tıpkı kendisi gibi…
Ve gariptir annelerden hep “anne gibi anne olma”ları beklenir ve anneye verilen her bir nasihatte, “Anne dediğin fedakâr olmalıdır” denir ve ilave edilir: “Anne dediğin kendi hayatını yaşamamalıdır. Eşinin ailesine saygıda kusur etmemelidir. Evini çekip çevirmelidir. Çocuklarına gözü gibi bakmalıdır.”
Peki; anne insan değil mi? Bunca şeyi tek başına mı yapmalıdır yoksa annenin yanında ona “eş”lik edecek bir de baba mı olmalıdır? Anneye, bir anne şefkatiyle sahip çıkıp “kızım” diyerek kanatlarının altına alacak bir kayınvalide gerekli değil midir?
Annenin sıkındığı duldalar başına yıkılıyorken, teselli beklediği simalar kendine kaş çatıyorken, parmak sallıyorken o anne ne kadar annelik yapabilir ki?
İşte bu kitap, bir yandan “Annelik Sanatı”nın nasıl olacağını, bir gül fidanının nasıl çapalanıp, nasıl sulanacağını anlatırken bir yandan da annenin annelik yapmasına tesir eden tüm faktörleri ele alıyor…
Bu kitap sadece anneler için değil, annelere “eş”lik etmek isteyen babalara yönelik olarak da hazırlandı…
Umarız; hem anneler hem de annelerin yanında bulunan herkes için faydalı olur…
Bir annenin dünyasına doğru iyi seyirler dileğiyle…
Uzman Pedagog Adem Güneş
İstanbul, Eylül 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

hamile olup çalışan anneler için 32+0 da alınan çalışabilir raporu

merhaba bugün çalışan anneler için bilinmesi gereken çok önemli bir konu hakkında bilgi paylaşmak istedim eğer hamileyseniz ve doğuma kada...